Uçmak her zaman insanın en büyük ideallerinden olmuştur. Tarih boyunca birçok insan uça bilmenin yollarını aradı. İnsanlar bu amaçlarına ancak 20-ci yüzyılın başında ulaşa bildiler. Uzun araştırma ve denemelerden sonra yüksek teknolojiye sahip uçuş makinalarını yaptılar. Ancak insanların geliştirdiği makinelerin uçuş teknikleri doğada bulunan uçuş makineleri ile karşılaştırıldığı zaman oldukça ilkel kalır. Bu uçuş makineleri kuşlardır. Kuşlar gökyüzünün süsleridir. Çok yüksekte, çok alçakta, çok hızlı veya çok yavaş uçabilirler. Havada asılı kalabilirler. Uçuş teknikleri her zaman mükemmeldir. Çok az enerji tüketirler. Bu filmde her biri ayrı birer yaratılış mucizesi olan kuşları ve ilginç özelliklerini inceleyeceğiz.
Uçuş Mucizesi
İnsanların en sık karşılaştıkları kuşlar belki de güvercinlerdir. Günlük hayatta kimsenin dikkatini çekmeyen bu küçük canlılar yakından incelendiği zaman karşımıza bir yaratılış mucizesi çıkar. Bu gerçeği görmek için bir güvercinin yerden nasıl havalandığını inceleyelim ve kusursuz bir mühendislik tasarımının çalışmasına şahit olalım. Güvercin önce yukarı doğru sıçrar, yerden ayrıldığı anda kanatlarını kaldırır ve havayı bütün gücü ile aşağı doğru iter. Maksimum kuvvetle aynı hareketi bir kez daha yapar. Sonra hafifçe öne yatar. Artık havada ilerleye bileceği kadar yükselmiştir. Güvercinden daha büyük kuşlar bu zorlu hareketi 2 defadan fazla yapamazlar.
Albatros gibi büyük bir kuşsa bu hareketi hiç yapamaz. Ancak onların da daha değişik havalanma teknikleri vardır. Örneğin, uzun bir piste hızlanarak kalkmak gibi. Bu insanların da kullandıkları bir yoldur. Uçaklarda.
Kuşların çoğu için uçmanın en yorucu kısmı havalanma anıdır. Bundan sonra kuş havada rahatlıkla süzüle bilir. Peki bir kez havalandıktan sonra kuşun havada asılı kalmasını sağlayan acaba nedir? Cevap kuşun kanatlarındaki kusursuz mühendislik tasarımındadır.
Kuş kanatlarının arka kısmı hafifçe aşağı doğru kıvrıktır. Kanadın altından geçen hava bu kıvrıma çarpar ve sıkışır. Bu da kuşu yukarı doğru kaldırır. Kanadın üst kısmından geçen havaysa kanadın ön kısmı tarafından yukarı itilir ve kanadın üzerindeki hava basıncı azalır. Bu da kuşu yukarı çeker. Eğer yeterli hava akımı varsa, kanadın üzerinde oluşan çekim kuvveti ve kanadın altındaki kaldırma kuvvetleri kuşu havada tutmaya yeter. Bu sayede Albatros kanatlarını hiç çırpmadan yalnızca yükselen rüzgarları kullanarak saatlerce havada kalmayı başarır. Bazı kuşlarsa kanatlarının altında bulunması gereken hava akımını kendileri oluşturur. Bunun için kanat çırparlar. Bu kuş adeta havada kürek çekmektedir. Kanadını yukarı doğru kaldırırken yarısını içeri doğru çeker. Böylece hava sürtünmesini azaltır. Aşağı doğru indirirken kanadını tam açar. Tüyler her harekette birbirinin içine girer. Böylece kanat her an şekil değiştirdiği halde kanadın alt kısmı düzgün kalmaya devam eder.
Kuşların kanat şekilleri ve tüyleri aerodinamik açıdan daha kusursuzdur. Bu ördek saatte 70 kilometreye yakın bir hızla uçtuğu halde mükemmel aerodinamik yapısı sayesinde sanki havada yavaş süzülüyormuş gibi görünür. Farklı kuş kanatları uçak yapımında her zaman insanlara örnek olmuştur. Bazı kanatlar kısa ve sağlamdır. Seri manevralar için. Bazı kanatlar dar ve keskindir. Hızlı uçuşlar için. Bazı kanatlar uzun ve geniştir. Yüksek irtifada uçabilmek için. Bazı kanatlar uzun ve dardır. Havadan süzüle bilmek için.
Allah her kuşun vücudunda ihtiyaçları doğrultusunda en mükemmel uçuş sistemini yaratmıştır. Bazı kuşlar aylarca uçar, havada yer-içer ve uyurlar. Şahinler saatte 300 kilometrelik bir hızla avlarının üzerine pike yaparlar. Kartallar yalnızca yiyecek bulmak için değil, güçlerini ispatlamak için de uçarlar. Bu iki kartal arasındaki mücadele bir kavga değil, cesaret yarışıdır. Kaybeden yere düşmeden pençesini ilk bırakan kuş olacaktır. Ve ortaya bu harika uçuş gösterisi çıkar. Her uçuş bir inişle sonuçlanmak zorundadır. Bu yüzden havalana bilmek kadar, güvenli bir şekilde iniş yapabilmek de önemlidir. Kuşlar bu işte de ustadır. Kanatlarını uçmanın yanı sıra, fren yapmak için de kullanırlar.
Puffin isimli bu kuş yükselen hava akımları sayesinde havada asılı durabilir ve bu yeteneğini iniş yapmak için de kullanır. Bir anlık dikkatsizlik tatsız sonuçlara yol açabilir. En büyük kanatlı kuşlardan biri olan kuğular bir deniz uçağı gibi suyun üzerine iniş yaparlar ve ayaklarını tren gibi kullanırlar. Bir akbaba uçurumun kenarındaki yuvasına keskin bir uçuş kontrolü ve hatasız bir geometrik hesapla iniş yapar. Önce yuvasından daha aşağıda bir noktayı hedef alarak hızla dalışa geçer. Sonra aniden yukarı doğru kıvrılarak hava ile tren yapar ve yuvaya ulaştığında hızı sıfıra düşer.
0:00 - Giriş
1:40 - Kuşlardaki Uçuş Mucizesi
8:16 - Kuşlardaki Kusursuz Tasarım
14:56 - Kuşların Göç Mucizesi
23:36 - Şampiyon Kuşlar
25:44 - Kuşlardaki Kusursuz Estetik
28:18 - Kuşların Evrimi Yanılgısı
Kuşlardaki Mucize (Belgesel)
Теги
bilimyaratılıştekamulkuranimanislamAllahevrimkuşlarkuşmucizebelgeseluçuşkusursuztasarımkuşlarıngöçşampiyonestetikyanılgımakineteknikmakinauçakhızlıhavaenerjiözellikgüvercincanlımühendislikkanatkuvvetalbatrospisthavalanmaakımıtüyaerodinamikördekmanevrakartalpuffinhelikopterarı kuşuinsanjetgöçmentasarrufyönleylekpusulamanyetikvücutyıldızyumurtayavruroad runnerdevekuşuolimpiyatrekorkoşupenguenerkekdişidarwinkompleksarchaeopteryx