Filistin toprakları tarih boyunca gülmeyi unutan gülmeyi bir türlü başaramayan insanların yaşadığı yer oldu. Mısır, Babil, Asur, sonrasında Roma, Bizans, Emeviler, Haçlılar, Eyyubiler, Kölemenler, Osmanlı ve Büyük Britanya gelip geçti bu topraklardan. Musa’nın çocukları, onlarca yüzyıl önce dünyanın dört bir yanına sürülürlerken, bu toprakların öteki çocukları, Filistinliler, hep orada kaldılar, ama onlar da gülemeyenlerdendi.
Sonunda, insanlık tarihinin çok önemli dönüm noktalarına tanıklık eden 20. yüzyıl yarılandığında, sürgündeki çocuklar geri döndüler, savaştılar, konjonktürün de yardımıyla devletlerini kurdular. İsrail...
Öteki çocuklar, Filistinliler, bu kadar şanslı olamadılar ne yazık ki... Kendi topraklarında sürgünlük yaşadılar, yaşıyorlar... Ve ne acıdır ki hesaplaşma devam ediyor.
Şimdi soralım kendimize, Filistin denince aklımıza ne geliyor ? Hem çok şey hem de hiçbir şey… Çünkü Filistin hem çok şeyin aynı anda ve aynı yerde bir arada olduğu, hem de hiçbir şeyin olmadığı toprakların adıdır. Ve bu topraklardır tarihin başladığı yer. Yine doğuyla batının binlerce yıldır görülmemiş bütün hesapları bu topraklarda görülüyor. Ve dört kitabında kutsal saydığı tarihte barışın görüldüğü yer olarak anılan Kudüs ne yazık ki bu hesaplaşmaların odak noktası olma özelliğini sürdürüyor.
Ramazan Öztürk
Yapım Tarihi: 2004
