Hadisler, Kur'an gibi korundu mu? / Kerem Önder
"Hayır! Rabbine andolsun ki onlar, aralarında çıkan çekişmeli işlerde seni hakem yapıp, sonra da verdiğin hükme, içlerinde hiçbir sıkıntı duymaksızın, tam bir teslimiyetle boyun eğmedikçe iman etmiş olmazlar." (Nisâ 65)
Bu ayet, hadislerin korunduğunun en büyük delilidir.
Sahabeler bir konuda anlaşmazlığa düşüyor ve Allah, Peygamberime gitmek zorundasınız diyor.
Peki ümmet olarak biz kime gidecez?
Kabrine gidip ihtilafımızı anlatsak olmaz. Sünnete gideceğiz. Allah, sünneti ve hadisleri koruyamamışsa bize sünnete itaat etmemizi emretmesi adaletine sığar mı?
* Yine Hadislerin korunmuş olduğunun en basit delili şudur:
Kur’an’ı bize getiren sahabelerle hadisleri bize getiren insanlar aynı emin insanlar, sahabeler. En Hayırlı ümmetsiniz müjdesinin ilk halkası. Nasıl getirdiler, ezberleyerek. İlk jenerasyonda on binlerce Kur’an hafızı vardı. Kur’an’ın toplatılması da bu güvenilir insanların ezberlerinin karşılaştırılması vasıtasıyla olmuştur.
Bütün ilim ehli icma etmiştir ki, sahabe günah işleyebilir ama yalan söylemez.
* Bir Mealistin İtirafı... - Mehmet Okuyan
"Namaz yok, oruç yok, Kabe put" diyenler çıktı.
Önceden meal okuyun derdim.
Öyle mealler var ki, meal okuyun dediğime pişman olacağım!"
Tahlil: Burada bir pişmanlıktan daha çok, insanları kendi kitaplarını satın almaya teşvik edici bir manevra görüyorum...
* Ondokuzcular Kur'an'ı karalıyor. Tevbe suresi son iki ayeti kalemle çiziyorlar. Benim camiimde yakalarsam fena döverim. Hocalık biter orda, takkeyi çıkarırım Tekvando hocalığına geçerim.
Galatasaray Fenerbahçe'yi yeninceye kadar döverim o adamı haberiniz olsun. Kimse benim camimde Allah'ın kitabınının üzerini çizemez.
Web / [ Ссылка ]
Facebook / [ Ссылка ]
Twitter / [ Ссылка ]
Instagram / [ Ссылка ]
SoundCloud / [ Ссылка ]
İngilizce Altyazı Kanalı / [ Ссылка ]
Almanca Altyazı Kanalı / [ Ссылка ]
