Kaza namazı borçlarını kapatma taktikleri… / Kerem Önder

* Zamanın kısıtlı! Tüm kitapları okuyamazsın. Ne paran ne de vaktin yeter.
Hadislerde methedilen tüm nafile ibadetleri de yapamazsın; ne zamanın ne de gücün yeter.
Bir strateji yapmak ve önceliklerini belirlemek zorundasın...

İlgili Yazı:

KAZA NAMAZI BORÇLARIMI NASIL HESAPLARIM?

Soru: Selamün aleyküm Hocam. 25 yaşındayım ve sohbetleriniz vesilesiyle namaza başlamış bulunmaktayım. Geriye dönük kılmadığım namazları ve tutmadığım oruçlarımı nasıl hesaplayabilirim?

Cevap: Ve aleyküm selam
Sonsuz hayatına dair çok önemli bir hamle yapmışsın tebrik ederim kardeşim.

Kaza borçlarımız, birinden aldığımız borç para gibidir. Geç kalarak ödesek bile borcumuzu kapatmak, insanlık ve kulluk şerefimizdendir.
Halk arasında, borcunu geciktirmeli bile olsa kapatana namuslu adam denilir. Ancak borcunu ödemeye hiç niyeti olmayana iyi şeyler söylenmez.

Bize ücretini ödeyemeyeceğimiz binlerce nimet veren Allah Teala'ya karşı olan borçlarımızı kapatmak da aynen bunun gibidir.

Bu konuda sana bir hesaplama yöntemi bildireceğim:

1. Namaz farzı, büluğ çağına erince yazılmaya başlar. Erkekte akıl baliğ yaşı 12 ila 15 arasıdır. Büluğa erdiğin yaşı tam olarak biliyorsan o yaşını şu anki yaşından çıkart.
Mesela şu an 25 isen ve büluğa 13 yaşında eriştiğini hatırlıyorsan, senin Allah'a 12 yıl kaza namazı borcun var demektir.

2. Her güne 6 vakit borcunuz var diye hesap edin. Sabah, Öğle, İkindi, Akşam, Yatsı ve Vitri vacibin kazaları 6 vakit borç eder.

3. Her kıldığın vakit namazının akabinde, o günün ilk kılamadığın farzının kazasına da niyet edersen, bir günlük borcunu bu şekilde bitirmiş olursun. Böylelikle nefsine çok yüklenmemiş ve düzgün bir sistemle aşırıya gitmeden borçlarını yavaş yavaş kapatmış olursun.

4. Allah, imanla göçmeyi nasib etsin. Eğer bu niyet ve hareket üzere borçlarını kapatamadan ölürsen, inşaallah Rabbim seni tüm borçlarını ödemiş olarak huzuruna kabul edecektir. Zira, eğer yaşamaya devam etse idin, bu borçlar bu istikrarla bir kaç yıl içinde bitecekti.

Bu sözümün delili olarak;

Resulullah (aleyhisselatü vesselam), bir hadis-i şerifte, “Allah iyiliklerin ve fenalıkların yazılmasını emretti.” buyurduktan sonra şöyle devam eder:

“Bir kimse bir iyilik yapmaya niyetlenir de yapamazsa, Allah kendi katında o kimse için tam bir iyilik sevabı yazar. Eğer hem niyetlenir hem de o iyiliği yaparsa on iyilik sevabı yazar ve bu sevabı yedi yüze ve daha fazlasına kadar çıkarır. Ve eğer fenalık yapmaya niyetlenir de sonra vazgeçerse, Allah onun için tam bir iyilik sevabı yazar. Eğer kötü işe hem niyetlenir hem de onu yaparsa, Allah o kimse için bir günah yazar.” (Buhari, Rikak 31)

Yine Efendimiz aleyhisselam, niyetin önemi hususunda şöyle bir örnek verir:

“Geceleyin kalkıp nafile namaz kılmak niyeti ile yatağına giren ve sabah namazı zamanına kadar uyuya kalan kimse için, niyet ettiği namazın sevabı yazılır ve onun uykusu, Rabbi tarafından kendisine verilen bağış olur.” (İbni Mace, İkame: 177)

Konuya delil olabilecek bir diğer hadiste Resûlullah (aleyhisselatü vesselam) şöyle buyurmuştur: "Bir kimse hastalanır veya (cihad maksadıyla) sefere çıkarsa, sağlıklı ve mukim iken ne tür ameller yapıyor idiyse, ona aynı amellerin sevabı yazılır." (Buhârî, Cihâd, 134)

5. Oruç borçları da tıpkı namaz borçları gibi büluğa erdiğin tarihten itibaren hesaplanır ve güne gün hesab edilerek bitirilir. Toplam borcunu her sene için 30 gün olarak hesab edersin. Eğer arada bir kaç gün tutmuşluğun vardı ise, aza kanaat ederek onları da hesaptan düşersin...

Web / [ Ссылка ]
Facebook / [ Ссылка ]
Twitter / [ Ссылка ]
Instagram / [ Ссылка ]
Podcast / [ Ссылка ]

свернуть