Kongre konuşması, tamamı: [ Ссылка ]
Cem Uzan, mahkemeleri kazandıktan sonra, Türkiye'ye gelebileceği ile ilgili haberler çıktı. Tabi iktidarla arası iyileşmiş gibi görünüyor. Cem Uzan'ı bir anlamda "Mikhail Hodorkovski"ye benzetiyorum. "Putin'in Rusya'sı" isimli 4 bölümlük belgeseli izleyince anlayacaksınız.
Cem Uzan'ın Türkiye'ye dönüş ihtimali konuşulunca tabi ki yeni videolar falan çekildi. Ben de kongre videosunu tekrar izleyeyim dedim ve bir bölümü burada. Bunları dinleyince şunu düşündüm: o dönemden bu döneme yıllar geçti, peki ne değişti?
İşin trajikomik bölümü ise, Cem Uzan yerine Erdoğan'a oy verenlerin en büyük savuması, "Cem Uzan ülkeyi satardı" olmasıdır. Peki yıllar sonra sonuç ne oldu? Öte yandan Cem Uzan'ın Türkiye'ye yaptığı yatırımları görmezden gelmeleri de daha bir ilginç.
**
Gerek Cem Uzan'ın söylediği gibi, gerek Bulgaristan'ın Avrupa Birliği'ne kabul sürecinde gördüğüm üzere; büyük firmalar gelip, "ileride başını derde sokabilecek" küçük firmaları alıyorlar Türkiye, Bulgaristan vb ülkelerde. Ardından çeşitli bahanelerle "iflas ettirip", kapatıyorlar. Sonuç? TEKEL! Güzel bir tekelleşme süreci.
Türkiye'de fabrikalar ucuza satılmadı! Aynı zamanda bunlar işlevsizleştirilecek! Biz Avrupa'ya özeniyoruz ama küçük Amerika olduk. Git gide vahşi kapitalizmi ensemizde hissediyoruz ve git gide gösteriş düşkünü, tarihini, kültürünü, dilini unutan; tamamen tüketici odaklı bir millet haline geldik.
Eğer bir ülke kendi barajını yapmaz, kendi üretim tesislerini açmaz, kendi tarım ve hayvancılığına önem vermez ise batar. Stratejik sektörler vardır:
- İletişim,
- Savunma,
- Tarım ve hayvancılık,
- Enerji,
- Sağlık
ve bu sektörlerde kendi üretimini yapamazsan, yerli işler yapamazsan batarsın. Gerek siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler mezunu olarak, gerek sağlık sektöründe çalışan biri olarak burada sadece savunma sanayinde iyi iş çıkarttığımızı ve geri kalanında hangi yanlışların "bilinçli olarak" nasıl yapıldığını da ara ara anlatıyorum.
Hepimizin ortak sevgisi bu ülkedir, bu millettir. Fakat ilerlememizin temelinde üretim olmalıdır, şimdi olduğu gibi "tüketici toplum" olmak değil! Üstelik kendi diline, tarihine, kültürüne sahip çıkmazsan; daha çok sağa sola savrulursun!
Umarım bundan 50, 100 yıl sonra bu videoları izleyenler de, bu satırları okuyup; "hiçbir şey değişmemiş" demek yerine, "vay be, iyi ki değişmişiz" diyebilir... Bu toplum sömürge olmayı hak etmiyor! Fakat sömürge olduğunun da farkında değil....
![](https://s2.save4k.ru/pic/ld2sSyF57Ls/maxresdefault.jpg)