#mehmetakifersoy #istiklalmarşı #abdulhamidhan Bu ülkede Mehmet Akif Ersoy'u tanımayan yoktur ancak gerçek hikayesini çok az kişi bilir. Bir milli şairin dönemin devlet yönetimi tarafından irticacı diye nasıl fişlenip, peşine ajan takıldığı, ülkeyi bu yüzden terk ettiği ve yokluk içerisinde yaşadığı pek dillendirilmez.. Ona çektirilenler hep örtbas edildi.. Bu çalışmamızda Mehmet Akif Ersoy'un başına gelenleri ve nasıl fişlenip adım adım takip edildiğini belgelerle derledik...
1873'te İstanbul Fatihte doğdu, Nuriye adında bir de kız kardeşi vardı. Babası Mehmet Tahir efendi Arnavut kökenliydi... Oğluna Arapçada bir çeşit ekmeği tarif eden "ragif" adını verdi, bu isim zamanla Akif'e dönüştü..
İlk ve orta dereceli eğitimin ardından mülkiyede okudu, burada edebiyata merak sardı ancak babasının erken ölümü ve evlerinin yanmasıyla hayatları sarsıldı... Mezunlarına iş garantisi veren baytar mektebine geçti, okul bitince bulaşıcı hayvan hastalıklarıyla ilgili çalışmalar yaptı... 1906'da ziraat mektebinde hoca oldu..
Mehmet Akif'in kalbi iman, beyni fenle doluydu... Bir de haksızlığa zorbalığa hiç gelemezdi. Bu yüzden 2. Abdülhamit rejimine de muhalifti... 1908'de ittihat ve terakki cemiyetine de bu sebeple dahil oldu... Balkan savaşları sırasında cami kürsülerinden halka vaazlar verdi...1914'te ittihat ve terakkinin yeraltı örgütü teşkilat-i mahsusa için çalıştı, Almanların elindeki Müslüman esirlere vaaz için Berlin'e gitti... "Asım" eserini de bu dönemde yazdı... Dönüşte isyanların başladığı riyada gitti İngilizlere karşı halkı bilinçlendirmeye çalıştı...

свернуть