Türkler'in Avrupa’ya ve özellikle Almanya’ya işçi olarak göç etmeye başladığı 1961 yılından günümüze geçen 50 yılın hikâyesi…
Belgesel, Türklerin Avrupa’daki göç ve entegrasyon sürecini çeşitli açılardan ele almaktadır.
8 BÖLÜMLÜK belgesel, Almanya'ya sosyal, kültürel ve ekonomik alanda sağladığı katma değerin çok yüksek olduğunu ortaya çıkartarak yaygınlaşmış sosyal ve siyasi saptırmaları da çürütürken, bazı çarpıcı gerçeklerin günışığına çıkmasını sağlıyor. Türklerin Almanya'ya ayak basışının günümüzden 7 asır öncesine kadar uzanmasının belgelerini ekrana taşıyan belgesel, dünyaca meşhur Alman şair ve edebiyatçı Goethe'nin anne tarafından soyunun Selçuklulara uzandığı, 2. Viyana kuşatmasında esir düşen Yeniçeri Mehmet Sadullah efendinin günümüzde Alman ekonomisine milyarlarca Avroluk dinamizm sağlayan kahve kültürünün öncüsü olduğu ve Kanuni Sultan Süleyman döneminde Avrupa'da doruğa çıkan Türk korkusunun iç çekişmelerin bir yana bırakılıp 'Avrupa Birliği' oluşturulması fikrinin hayata geçirilmesinde 'ilk adım' olduğu gibi toplumsal hafızamızdan silinmiş birçok gerçeği aydınlatıyor.
Belgesele göre, modern Almanya günümüzden 139 yıl önce kuruldu. Oysa Almanya'daki 'ilk, Türk esir kampı Baden Wrüttenberg'te 613, ilk Türk kahvehanesi Würzburg'ta 312, ilk Türk mezarlığı Hasenheide'da 211, ilk Türk oteli de Obenburg'ta 130 yıl önce açılmış. Almanya'daki gurbetçilerimizin macerası ise sanıldığı gibi 1961'de değil 1908'de Dresden'deki Yenice (Yenidze) sigara fabrikasında başlamış.
Almanya’da Türk İzleri bu güne kadar TRT 1 de, TV NET ‘de ve ATV Avrupa kanallarında gösterilmiştir.
