İngiltere’nin en uzun süre tahtta kalan hükümdarı Kraliçe II. Elizabeth’in ölümünün ardından tahta III. Charles oturdu. İngiltere’de kimileri Elizabeth’in ölümünün ardından “Kraliçe öldü, yeni kralımız çok yaşa” derken kimileri de monarşinin kaldırılmasını istiyor. Benzer tartışmalar diğer Kraliyetle yönetilen ülkelerde de yaşanıyor.
Avrupa'da 10'u miras yoluyla el değiştiren 12 krallık bulunurken bunların çoğunun arasında akrabalık bağları bulunuyor. Danimarka, Hollanda, Norveç ve Lüksemburg'da Alman kökenli, İsveç ve İspanya'da Fransız kökenli hanedanlar tahtta oturuyor.
Bunlar o kadar yakın akrabalıklar ki İspanya Kralı, Danimarka ve İngiliz kraliçesine "hala" diye hitap ediyordu.
Bu akrabalıklar bir avuç güçlü kadının aldığı keskin kararlara, yasak aşklara ve tarihin başka cilvelerine dayanıyor…
Kendilerini sıradan halktan ayırmak için kullandıkları Mavi Kanlı aileler deyimi bile yaşadıkları hayatlar konusunda önemli bir ipucu veriyor.
Mavi kan terimi İspanyolcada 'Sangre Azul’ kelimesinden geliyor. Bakmayın şimdi hepimizin bronzlaşmaya çalışmasına eskiden adeta kâğıt gibi beyaz olmak makbul sayılırmış. ' Güneşten kaçınan beyaz tenli İspanyol aristokratlarının kollarında mavi damarlar daha belirgin görünüyormuş.
Yakıcı sıcakta tarlada çalışan köylülerin vücudu güneş yanığı içinde. Mavi damarlar soyluları köylülerden ayırmak üzere batı dillerine girmiş. Bugün genel olarak asilleri tanımlamak için kullanılıyor.
1.Dünya Savaşı öncesinde Avrupa'da gücü elinde bulunduran 3 ülke; Rusya, İngiltere ve Almanya krallarının kuzen olduklarını biliyor muydunuz?
Peki nasıl olurda İngiliz ya da Alman bir Kral, Rus bir Çar ile kuzen olur?
Avrupa'da neredeyse her hanedanın birbiriyle akraba olduğu bir dönemde sizce 1. Dünya Savaşı nasıl çıkmış olabilir?
Peki, ya merhum Kraliçe Elizabeth’in Alman kökenli olmasının birinci dünya savaşı ile ne ilgili olabilir?
Komplo teorilerine çok uygun bir konu ama biz şimdi o komploları bir yana bırakıp bu mavi kanlı
deyimini kendine uygun gören aileler kimmiş bir anlayalım.
